
.Ardından A Haber canlı yayınına bağlanan AK Parti Sözcüsü Çelik, önemli açıklamalarda bulundu. Terör örgütü PKK’nın tüm unsurları ile beraber silah bırakması gerektiğini bir kez daha vurgulayan Çelik, “Bu süreçte tek göz var, o da Türkiye” ifadelerini kullandı.
İşte Ömer Çelik’in A Haber’de yaptığı açıklamalar
“Öncelikle tabii, Terörsüz Türkiye hedefinin asli başlığı PKK’nın feshi ve silah bırakmasının gerçekleşmesi şeklinde temellendirilmişti. Dolayısıyla terörsüz Türkiye süreci bu aşamaya gelinceye kadar birçok aşamadan geçti ama en başta ortaya konulan irade fesih ve silah bırakma sürecinin gerçekleşmesi şeklindeydi. Ve sizin de yayınlarınızda altını çizdiğiniz gibi birçok vesileyle biz açıklamalarımızı da yaptık ve bu sürecin koordinatlarının ve yol haritasının ana dinamiklerinin ne olduğunu net bir şekilde ortaya koyduk. Biraz evvel çok değerli konuklarınızla siz değerlendirirken onlar da kapsamlı değerlendirmeler yaptılar ve olayın birçok boyutuna dikkat çektiler. Tabii terör örgütleri yakın bölgemizde birtakım güçlerin siyasal projeleri için vekalet unsurları olarak uzun zamandır kullanılıyor. Tabii bunun doğal sonucu olarak da yakın bölgemizde de birtakım emperyalist odakların kendi vesayetlerini kurmasının bir aracı olarak kullanılıyor.
Zamanlama açısından da şuna dikkat çekmek isterim. İsrail’in bir terör devletine, yani Birleşmiş Milletler üyesi bir devletin bir terörist yapıya dönüştüğü, soykırım uyguladığı, tüm komşu ülkelerine saldırdığı bir dönemde Türkiye yüksek bir irade ortaya koyarak terör örgütünü gündemden çıkarma, demokrasisi ve geleceği için bir yük olmaktan çıkarma şeklindeki iradesini net bir şekilde ortaya koydu.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, PKK’nın Türkiye’den çekilme kararını A Haber’de değerlendirdi.
“CUMHURBAŞKANIMIZ YÜKSEK İRADE ORTAYA KOYDU”
Biliyorsunuz, Sayın Cumhurbaşkanımızın bu süreçten önce Ahlat’ta yaptığı bir çağrı vardı, iç cephenin güçlendirilmesi diye. Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın Meclis açılışında yaptığı konuşmadan sonra Sayın Bahçeli orada bir diyalog başlattı ve arkasından bu tarihi çağrıyı, terörsüz Türkiye ile ilgili tarihi çağrıyı yaptı. Sayın Cumhurbaşkanımız devletimizin başı olarak yüksek bir irade ortaya koydu ve Sayın Cumhurbaşkanımızın yüksek iradeyi ortaya koymasından sonra bu süreç bir devlet politikasına dönüştü ve devletin bütün kurumları terörsüz Türkiye hedefine ulaşmak için kendi pozisyonlarını bu çerçevede güncellemiş oldular.
Şimdi başından beri şu ilkelere dikkat çekiyoruz. Birincisi söylediğimiz şey şudur: Terör örgütünün feshi ve silah bırakma süreci bütün bu sürecin esasıdır. Dolayısıyla Türkiye’nin içinde, Irak’ta, Suriye’de ve diğer yerlerdeki terör örgütünün şube ve uzantılarının da silah bırakma sürecinin ve fesih sürecinin parçası olması bu sürecin kaçınılmaz doğası gereği olması gereken yapısıdır. Aynı şekilde şunu da söyledik: Terör örgütünün finansmanı, propagandasıyla ilgili yasal ve illegal yapılarının, yani Irak ve Suriye başta olmak üzere, Avrupa başta olmak üzere tümüyle gündemden çıkarılması gerekir diye.
“YENİ BİR AŞAMAYA GEÇİLMİŞ OLDU”
Sayın Cumhurbaşkanımızın bu devlet iradesini koymasından sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi devreye girdi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki komisyonla birlikte siyasi partilerin geniş katılımıyla orada büyük bir siyasi zenginlik ortaya çıktı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki komisyon birçok toplumsal çevreyi dinleyerek bu süreci ilerletiyor. Tabii bizim başından beri söylediğimiz şudur, çok değerli konuklarınız çok kıymetli açıklamalarla bunu boyutlandırdılar. Başından beri söylediğimiz şey şudur: En önemli mesele silah bırakma sürecinin kesintisiz devam etmesidir ve silah bırakma süreciyle tamamlanmasıyla birlikte fesih, fesih sürecinin tamamlanmasıdır. Şimdi bugünkü açıklamayla birlikte yeni bir aşamaya geçilmiş oldu. O yeni aşama da şu: PKK Türkiye’deki unsurlarını ülke dışına çıkarıyor ve Türkiye’den çekildiğini açıklıyor. Yine orada bir ifade var: “Çeşitli temas noktalarıyla ilgili düzeltici adımlar atılacaktır.” diye. O da silah bırakma konusunda yeni bir adımın atılacağını ifade eden bir açıklama. Dolayısıyla bugün yapılan açıklamada, PKK tarafından yapılan açıklamada iki şey öne çıkmış oluyor: Terör örgütü unsurları Türkiye’den uzaklaşıyor, ayrılıyor, çekiliyor, aynı zamanda da silah bırakma süreciyle ilgili olarak yeni bir adım atılmış oluyor.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, PKK’nın Türkiye’den çekilme kararını A Haber’de değerlendirdi.
“IRAK’TA SİLAH YAKMA SÜRECİNİN DEVAM ETMESİ GEREKİYOR”
Şimdi bu tablo bizim önümüze terörsüz Türkiye konusunda oluşmuş iradenin ve yol haritasının işlediğini gösteriyor. Bugünkü atılan bu adım, Türkiye’den terör örgütünün çekilmesi ve aynı zamanda silah bırakmayla ilgili yeni bir adımın atılacağının açıklanması, yol haritasının işlediğini, terörsüz Türkiye açısından olumlu sonuçlar doğurduğunu ve ilerlemeye devam ettiğini gösteriyor. Bizim başından beri söylediğimiz SDG, YPG başta olmak üzere, Irak’taki unsurlar başta olmak üzere terör örgütünün bütün şube ve uzantılarını kapsayacak şekilde bu sürecin ele alınması çerçevesindedir. Onun için de tabii bu Irak’taki yaklaşımla Suriye’deki yaklaşım farklı olabiliyor. Irak’ta işte bu silah bırakma, silah yakma sürecinin devam etmesi gerekiyor. Suriye’de ise Suriye merkezi hükümetin iradesi çerçevesinde 10 Mart anlaşmasına uyarak oradaki PKK şube ve uzantılarının bu şekilde bu fesih sürecinin parçası olması gerekiyor.
“BU SÜREÇTE TEK GÖZ VAR O TÜRKİYE’NİN GÖZÜ”
Bundan sonrasında tabii ki Milli Birlik Kardeşlik Komisyonu’nun kurulması, Sayın Bahçeli’nin çağrısıyla, tarihi çağrısıyla oluşan müthiş stratejik politik zemin, Sayın Cumhurbaşkanımızın yüksek devlet iradesiyle bütün devlet kurumlarının bu hedefe odaklanması bir şey gösteriyor. Bu süreçte bir üçüncü göz yok. Bu süreçte tek göz var, o da Türkiye Cumhuriyeti’nin gözü. Yani burada zaman zaman haksız iftiralar, isnatlarda bulunuluyor. Hani şuraya taviz verildi, burayla pazarlık yapıldı vesaire gibisinden. Bunlar tamamen süreci zehirlemeye dönük açıklamalar.
Öte yandan fesih ve silah bırakma sürecinin dışındaki birtakım gündemler buranın parçası kılınmaya çalışılıyor. Bu maksimalist ve marjinal yaklaşımların da sürecin doğru bir şekilde ilerlemesine herhangi bir faydası yok. Dolayısıyla ana gündeme odaklanarak, odak kaybı yaşamadan bu sürecin ilerletilmesi çok önemli. Bugün ortaya çıkan bu gelişmeyle birlikte de sürecin ana odağına, yani PKK’nın feshi ve silah bırakmasına dönük olarak bir somut ilerleme sağlandığı net bir şekilde görülüyor. Dolayısıyla bugün ortaya çıkan tablo ana gündeme uygun, terörsüz Türkiye hedefinde bir ilerlemeye işaret eden bir tablodur..