Geçen hafta Afrikalılara yönelik ırkçı saldırının meydana geldiği İtalya’nın Macerata şehrinde 30 bin kişi, ırkçılık ve faşizme karşı yürüdü.
İtalyan La Repubblica gazetesinin haberine göre, ülkenin doğusunda yer alan Macerata kentinde geçen hafta meydana gelen ırkçı saldırının ardından “ırkçılık ve faşizm karşıtı” protesto gösterisi düzenlendi.
“Her türlü faşizm ve ırkçılığa karşı hareket”, “İnsanları koruyun, sınırları değil” pankartlarının açıldığı protestoda, organizatörlerin verdiği bilgiye göre yaklaşık 30 bin İtalyan ve göçmen, “ırkçılık ve faşizme karşı” birlikte yürüdü.
Önce Belediye Başkanı Romano Carancini tarafından “şiddete sebep olabileceği” gerekçesiyle iptal edilen ancak daha sonra polis tarafından tekrar izin verilen protesto boyunca çok sayıda güvenlik personeli hazır bulundu.
Carancini, “Bugün, bütün kalbimle ben de meydanda olacağım ama şunu tekrar söylüyorum ki şehrin artık bir nefes alması gerekiyor. Siyaset için bir şey söylemeye gerek yok ama yerel yönetimlerin de günlük hayatı idare etmesi gerekiyor.” açıklamasında bulundu.
Ayrıca dün İtalya’nın Roma, Milano, Bologna, Palermo, Torino ve Bolzano şehirlerinde de ırkçılık ve faşizme karşı eş zamanlı yürüyüşler yapıldı.
ANA AKIM SİYASET DE GERGİN
Irkçı saldırı, ana akım siyasette de ciddi kutuplaşmaya neden oldu. Aşırı sağcı Kuzey Ligi partisinin lideri Matteo Salvini, “İtalyan bir genç kızı öldürüp katletmek suçundan 3 Nijeryalının tutuklandığı bir günde sol kesimin ‘ırkçılığa karşı’ sokağa çıkmasından dolayı utanç duyduğunu” söyleyerek protestoya katılanları suçladı.
Aşırı sağcı bir diğer parti İtalya’nın Kardeşleri’nin lideri Giorgia Meloni de “Pamela’nın cinayetinden 3 Nijeryalı suçlanıyor. Ama bugün Macerata’da Nijeryalı uyuşturucu satıcılarına karşı değil de ırkçılığa karşı sokağa çıkılıyor.” sözleriyle katılımcıları eleştirdi. Meloni ayrıca, geçen Cumartesi günü Afrikalılara yönelik ırkçı saldırıyı düzenleyen Luca Traini’yi “kahraman” ilan eden aşırı sağcı “Forza Nuova” ve “CasaPound” gruplarını, “yabancı düşmanı olmadıklarını” iddia ederek savundu.
Daha önce de aşırı sağcı lider Salvini ve muhalefetteki merkez sağ partisi Forza Italia’nın lideri Silvio Berlusconi, ırkçı saldırıyı “ülkede kabul edilemez sayıda çok fazla yasa dışı göçmen olmasına” bağlayarak yaklaşık 600 bin yasa dışı göçmenin sınır dışı edilmesini istemişti.
Ulaştırma Bakanı Graziano Delrio ise La Repubblica gazetesine verdiği demeçte, “Macerata gibi olayları meşrulaştıranlar, faşizmin dönüşü için kapıları açıyorlar.” demişti.
MACERATA’DAKİ IRKÇI SALDIRI
Macerata şehir merkezinde 3 Şubat cumartesi günü, Luca Traini adlı ırkçı bir saldırgan aracından sokağa ateş açmıştı.
Özellikle Afrikalıları hedef alan saldırgan, daha sonra araçtan çıkıp sırtına İtalya bayrağı sarmıştı. Saldırının ardından meydandaki anıtın önünde “Yaşasın İtalya” diye bağırıp “Nazi selamı veren” saldırgan, polisin olay yerine intikal etmesiyle suçunu kabul etmiş ve tutuklanmıştı.
Traini’nin ırkçı saldırısında “ikisi yardım çağırdıktan sonra muhtemelen yasal belgeleri olmadığı için olay yerinde bulunamayan” toplam 8 kişi yaralanmıştı. Yaralıların Mali, Nijerya ve Gana kökenli olduğu açıklanmıştı.
Montacuto Cezaevi’ne gönderilen Traini’nin “ırkçılık maksadıyla ağırlaştırılmış katliam” ve “kötüye kullanmak üzere silah taşıma” suçlarından yargılanacağı bildirilmişti.
Traini’nin annesinin evinde arama yapan polis, İkinci Dünya Savaşı’nda Nazi Almanyası’nın lideri Adolf Hitler’in “Kavgam” isimli kitabı, üzerinde “Kelt haçı” bulunan bir bayrak ile aşırı sağa ilişkin diğer bazı yayınları ele geçirmişti.
Irkçı saldırıyı gerçekleştiren Traini’nin daha önce ülkenin kuzeyindeki aşırı sağ görüşlü Kuzey Ligi (Lega Nord) partisinden bir belediyenin meclis üyeliğine aday gösterildiği de ortaya çıkmıştı. Partinin seçim bildirisinde “Avrupa Birliği (AB) vatandaşı olmayanların kontrol edilmesi” şeklinde bir başlık da yer alıyordu.
Olayın ardından bazı aşırılıkçılar, ırkçı saldırganı savunmuş hatta aşırı sağcı “Forza Nuova” ve “CasaPound” gibi gruplar Traini’yi “kahraman” ilan etmişti.