Beynine pıhtı atması sonucu Şubat ayında tedavi altına alınan sanatçı Kadir İnanır, sağlık durumu hakkında bilgi verdi.
Doktorlarıyla birlikte basın mensuplarının karşısına çıkan sanatçı, tehlikeli bir hastalık yaşadığını dile getirerek, şunları kaydetti:
“SPEKÜLASYONLARA İNANMAYIN”
“Önce inançlı bir insan olduğum için, sonra da Türkiye’nin büyük doktorlarının büyük gayretleri ile şu anda hiçbir arızası olmayan sağlıklı bir adam olarak karşınızdayım. Bu büyük bir şans ve mutluluk. Başından beri benim yaşadığım bu olaya gösterdiğiniz ilgiye, dikkate çok teşekkür ederim. Ortalama bir aydır, Türkiye’nin her tarafından bana gösterilen sevginin, saygının ve duaların çokluğunu size söylemeyeceğim. Çok büyük. Bana tekrar hayatta güzel duygularla yaşama heyecanı veren bu olgulara hayatım boyunca hep saygılı, sevgili kalacağım. Bundan sonra da yine hep beraber olacağız. Bir tek ricam var. Burada gerçekten bana bu mutluluğu sağlayan doktorlarımın dışında hiç kimsenin spekülasyonuna asla inanmayın.”
Sanatçı İnanır, sağlığı için uyması gereken kurallara dikkat ettiğinin altını çizerek, 6,5 yıl önce sigarayı bıraktığını aktardı.
“KRİTİK BİR DURUM YOK”
Beyin ve sinir cerrahı Prof. Dr. Yunus Aydın da İnanır’ın hem doktoru hem arkadaşı olduğunu ve hastalığının ilk anlarından itibaren yanında bulunduğunu söyledi.
Bazı medya organlarında “ameliyat olacaktı, neden olmadı” gibi sorular olduğuna işaret eden Aydın, şu bilgileri verdi:
“Anjiyografi yapıldığında, ilk anda gördüğümüz bir damar darlığı vardı. Pıhtının şah damarı darlığından kaynaklandığını zannettik ki bunda tıbbi olarak haklıydık. O nedenle bunun düzeltilmesi için hastamızı bir süre Prof. Dr. Ergun Demirsoy’a verdik. Çünkü Ergun bey, böyle bir ameliyatı yapabilecek kişi. Aynı zamanda da bu ameliyat yapılmadan önce kalbine de bakılması lazımdı. Kadir Bey’in kalbine anjiyografi yapıldı.”
Yunus Aydın, yapılan tetkiklerin sonunda pıhtının kalpten geldiğine karar verdikleri için ameliyattan vazgeçtiklerini vurguladı.
İnanır’ın tedavisinde yaşanan tüm süreci detaylarıyla anlatan Aydın, “İnşallah Kadir Bey, ekibimizin kendisine verdiği kurallara ve tavsiyelere harfiyen uyacak ve hepimiz mutlu sona ulaşacağız. Şu anda kritik, tehdit edici bir durum yok. Herkesin yaşam esnasında kurallara uyması lazım. Kadir Bey, böyle bir şey geçirdiği için biraz daha hassas olacak ve uyacak.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Aydın, sanatçı İnanır’ın yaşadığı sağlık sorunun toplum gündemine taşındığına dikkati çekerek, “Bir beyin damarı tıkandığında eğer siz 3-5 saat içinde ona müdahale edebilir, tıkayan kan pıhtısını dışarıya alırsanız, kişiyi felçten kurtarmış oluyorsunuz. Bu toplum sağlığı açısından da ekonomi açısından da çok önemli bir durum.” diye konuştu.
“DAYANIŞMA VE SEVGİ, ÇOK GÜÇLÜYDÜ”
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Reha Baran da tüm süreci başından itibaren takip ettiğini kaydederek, şöyle konuştu:
“Bu süreç çok zorluydu ve başarıyla atlattık. Bunda Kadir Bey’in büyük katkısı var. Bizde şöyle bir prensip vardır. Bir hasta ne kadar pozitif ve bizimle iş birliği içinde olursa, işler o kadar iyi gider. Kadir Bey de bu bakımdan son derece pozitif bir hastamız. Her şey istediğimiz şekilde gitti Allah’a şükür. Şu anda ciddi bir problem yaşamıyoruz. Bundan sonra sağlıklı bir insan olarak nasıl takip edilecekse, öyle takip edeceğiz. Kendisi de önerilerimize uyuyor. Hiçbir sıkıntımız yok bu bakımdan.”
Oyuncu Jülide Kural ise İnanır’ın son derece bilinçli biri ve kendi sağlığıyla ilgili problemlerin çok net olarak farkında olduğunu söyledi.
Sanatçının tedavisinde yer alan doktorların gerçekten çok iyi olduklarını ifade eden Kural, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu zorlu süreçte hem dayanışma hem sevgi o kadar güçlüydü ki bizim için, Kadir’in bu anlamda sadece bana değil Türkiye toplumunda da çok büyük bir sorumluluğu var, daha çok, daha iyi yaşayabilmek, daha çok film yapabilmek için. Bu kadar insanın kalbine dokunabilmiş bir aktörün yine film yapmaya devam etmesi gerek. Bunun için de kuşkusuz ilk yapacağımız şey sağlıklı olmak.”
Toplantıya İnanır’ın doktorları Prof. Dr. Rüştü Serter, Prof. Dr. Ergun Demirsoy ve Dr. Beyza Çitçi Yalçınkaya da katıldı.