Sanat ve edebiyat dünyasında efsane olmuş isimlerden Haldun Taner 103 yaşında. Kitap Ayracı olarak sevgi ile anıyoruz.
Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının önde gelen yazarlarından olan Taner, epik ve kabare tiyatronun da öncüsü oldu.
“Sersem Kocanın Kurnaz Karısı”, “Keşanlı Ali Destanı”, “Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım” gibi dillere pelesenk olmuş oyunları ile tanıdığımız Taner, dünya çapında da tanınan bir isim oldu. Tiyatrolar kuran, oyunlarının sinemaya da aktarıldığı, büyük başarılara imza atan yazar, 7 Mayıs 1986’da hayata gözlerini kapadı.
1987’den itibaren her yıl Milliyet Gazetesi Haldun Taner Öykü Ödülleri’ni verdi. Adı da İstanbul Şehir Tiyatrolarının Kadıköy sahnesinde yaşatıldı.
Bize de o güzel sözlerinden seçmeler yapmak düştü. Sevgi ve saygıyla…
SEVGİ
Başkalarından bize gelen sevgiyi çoğu zaman bizden onlara akan sevginin geri yansıması oluşturmuyor mu dersiniz?
(Yalıda Sabah)
*
Ben insanları çok severdim. Çok severim. Ne var ki sevdiğim kadar sevilmedim.
(Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım)
*
Hayat geçiyor. Yarın hepsi yalan olacak. Sevgi, dostluk şu dünyada o kadar az bulunan şeyler ki…
(On İkiye Bir Var – Sancho’nun Sabah Yürüyüşü)
*
“Bilirsin sevgimin, şefkatimin derecesini” dedi. O kadar saygım vardı ki ona, kendinin kendisi için bir saygısız laf söylenmesine razı olamazdım.
(On İkiye Bir Var – Sancho’nun Sabah Yürüyüşü)
ZAMAN
Hepimizin kaderi aynı; uçamayacağını bile bile yine de uçmaya yeltenmek, kanatsız çırpınmak.
(Sancho’nun Sabah Yürüyüşü)
*
“Gece kurulan hayaller sabaha dayanamıyor” dedim. “İlk gün ışığı onları soldurup eritiyor”.
(Fazilet Eczanesi)
*
Şimdi diye tanımladığımız zaman parçacıkları giderek bizden uzaklaşıyor ve giderek birbirine karışıyor.
(Yalıda Sabah)
*
Madem zamanı durdurmanın çaresi yok, madem zaman akacak, bari geçişini iyice hissetsek.
(Küçük Harfli Mutluluklar)
YAŞAMAK
Sebepsiz mutluluktur, asıl mutluluk.
(Küçük Harfli Mutluluklar)
*
Kibarlık insanın içinde olmalı. Yoksa adında, elbisesinde değil.
(Sersem Kocanın Kurnaz Kocası)
*
Yaşamak bilmekten üstündü belki; ama yaşamakla bilmeyi karıştırmak da pek küçümsenecek bir bileşim olmasa gerek.
(Yalıda Sabah)
ÖLÜM
Tabiatın seyrini kim değiştirmiş ki; ölüm Allah’ın emri.
(Sersem Kocanın Kurnaz Karısı)
Büyükannemin sık kullandığı bir mesel belleğimde beliriyor: “Haddini bilmeyene haddini bildirmek, öksüze kaftan giydirmek kadar sevaptır” derdi rahmetli.
(Çok Güzelsin Gitme Dur)
Esprili bir zat , ”İnsan üç kere ölür” demiş. ”Bir kere memur olunca, bir kere evlenince, bir kere de eceli ile”.
(Çok Güzelsin Gitme Dur)
Damla Karakuş
[email protected]