Arama köpekleri kanser teşhisinde kullanılabilir

Koku duyarlı canlı ve ceset arama köpeklerinin insanlarda kanser hastalığını teşhiste kullanılması amacıyla çalışma başlatıldı.

Samsun AFAD’ın başlattığı proje kapsamında köpeklerin koku üzerinden kanseri teşhis etmesi amacıyla Türkiye’deki 8 üniversiteden gelen bilim insanlarının katılımıyla 22 kişiden oluşan bilim kurulu oluşturuldu ve ilk toplantı gerçekleştirildi.

“ÇOK CİDDİ VE DİKKATLİ BİR ÇALIŞMA”

Adli Bilimciler Derneği Başkanı ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamit Hancı, köpeklerle kanser teşhisi yapılması konusunda AFAD’ın projesini öncelikle araştırdıklarını söyledi.

HaberlerGündem HaberleriSon dakika: MİT ve TSK’dan ortak operasyon! Kırmızı kategorideki terörist Nazlı Taşpınar etkisiz hale getirildi Son dakika: MİT ve TSK’dan ortak operasyon! Kırmızı kategorideki terörist Nazlı Taşpınar etkisiz hale getirildi .

Hancı, “Bu, olmayacak bir şey değil, yapılabilir. Türkiye’de ilk kez böyle bir toplantı gerçekleştirildi. Çok ciddi ve çok dikkatli bir çalışma. Adım adım ilerlemek zorundayız. Böyle bir çalışmayı yaparak Türkiye Cumhuriyeti’ne hediye etmek herkesin borcu. Çalışmada herkes gönüllü olarak görev alıyor.” dedi.

“KANSERİ TEŞHİS EDEN ÇEŞİTLİ YÖNTEMLER VAR”

Bunun güvenilir bir veri olarak kullanılabilmesi için bilimsel açıdan standartlara uygun çalışmalar yapılması gerektiğine işaret eden Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Etiği ve Tıp Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Çobanoğlu, “Kanseri teşhis eden çeşitli yöntemler bulunuyor ama bunların yan etkisinden hastamızı korumak isteriz. Güvenilir olmayan ama geliştirilmeye açık yöntemler var. Bunların arasında özellikle koku ile teşhis son zamanlarda tıbbın içine aldığı alanlardan biridir. Araştırma sırasında dikkat edilmesi gereken yönler var. İnsanlara ve hayvanlara zarar verilmemesi, topluma faydalı olabilecek sonuç için daha etik olunması konularında hassas davranmamız gerekiyor. Bilimsel araştırmalar yaparken etik açıdan çok dikkatli olmalıyız çünkü canlılar üzerinde yapılan deneylerle yürüyecek bu konudaki gelişmeler, umut vadeden bir alan olarak görülüyor.” değerlendirmesinde bulundu.