Ali Yöre adını duymuşuzdur, çoğumuz. Allah (cc) rızası için yapılan her işte adı geçer onun. Biz de 'güzel örnek' olması adına sitemizde yer vermek için Sıradan Dergisi vesilesiyle çaldık kapısını. Ancak 'ben Allah (cc) rızası için yapıyorum, istemem öyle reklamımın yapılmasını' diyerek geri çevirdi teklifimizi.
Ali Yöre adını duymuşuzdur, çoğumuz. Allah (cc) rızası için yapılan her işte adı geçer onun. Biz de “güzel örnek” olması adına sitemizde yer vermek için Sıradan Dergisi vesilesiyle çaldık kapısını. Ancak “ben Allah (cc) rızası için yapıyorum, istemem öyle reklamımın yapılmasını” diyerek geri çevirdi teklifimizi. Örnek olmanın da hayır olduğunu, hayra vesile olmanın da görev
olduğunu vs anlatıp dil dökerek şöyle “mütevazı” bir habere ikna ettik
kendisini. O ara dalmışız sohbete… Sahabe ahlakı günümüzde nasıl temsil edilir,
Hz. Ebubekir’in ( r.a.), Hz. Osman’ın (r.a.) izinden nasıl gidilir, onu gördük
sohbetimiz derinleştikçe. Sohbet esnasında almış olduğumuz notları kendisinin
de affına sığınarak, örnek alınması, hayra vesile olması temennisiyle sizlerle
paylaşıyoruz:
Kimdir
Ali Yöre diyoruz, başlıyoruz muhabbete.
1937 doğumluyum, nüfusta 1942 geçer. Bu
yüzden askere geç gittim. Küçük yaşta Kur’an okumayı öğrendim. Şükür ki
küçükken de dini hassasiyetim vardı. Kur’an-ı Kerim’i Dursun Efendi ve Mehmet
Ali Cıbız hocalarımdan öğrendim. Annem-Babam beni okutmak için ellerinden
geleni yaptılar. Talimi Mecid (Taştan) Hocamdan aldım. İstanbul’da, Şehsuvar
Camii İmamı Kırşehirli Abdullah Taşdelen Hocadan ders aldım. Esnaf olduktan
sonra hocamın derslerini gevşetmeye başladım. Bir gün hocama “söz mü ders mi”
dedim. Esnaf olduğum için ikisini birden yetiştiremiyordum. Ya verdiğim
sözlerde duracaktım ya da derleri yetiştirecektim. Hocam “herkes dürüst esnaf
olamaz, sen esnaf ol dua edelim inşallah zengin olacaksın” dedi. Ondan sonra
esnaf oldum. Hocam da zaman zaman talebelerini harçlığa gönderirdi.
İş
hayatınız diyoruz.
Askere gitmeden önce altı sene çerçicilik
yaptım. Köyleri gezer, eski eşyaları toplar, onların yerine para, ip, boncuk,
çember verirdim. Alucra pazarında da tezgâh açardım. Fatura kanunundan sonra
belediye zabıtası dirlik vermedi. Ben de bıraktım 1956’da İstanbul’a gittim. Üç
sene kimyacı yanında çalıştım. Sonra köyümden arkadaşlarım vasıtasıyla cam
işine girdim. Biriktirdiğim paralar vardı. O paraları verip ortak oldum. 1958’de
de “Yöre Cam”ı kurduk.
Çok
ön planda görmüyoruz ama her hayırlı işte adınız geçiyor.
Biz Rıza-ı İlahi için yapıyoruz yardımı.
Allah (cc) nimet vererek sorumluluklarımızı artırmış. Sermayemizden fazlasını
Allah (cc) yolunda harcamaya çalışıyoruz. Bütün malımızı versek dünyaya 10
Dakika bakmanın şükrünü yerine getiremeyiz.
Nerde bir hayır işi varsa yardımcı olmaya
çalışıyorum. Cemaat ayırımı gözetmem. Hepsi Allah’ın kulu, hepsi Müslüman.
Hocaları ayrı, görüşleri farklı olabilir. Kur’an’a hizmet olan yerde ben varım.
Işığımı bundan alırım. Her birinin istihkakı önceden ayrılır. Çocuklara, iş
yerine gelen herkese de 50 TL verin dedim. Türkiye’nin her ilinden gelirler.
Belki ilk olarak Hasköy Kuran Kursu ile
başladık. Askerden önce zekat toplayarak oraya verirdim. 1966’da askerden
geldim. 30 sene İmam-Hatip Lisesi için çalıştık. 1970’te temelini attık.
Başkanımız Osman Erilli idi. Raşit Taşbaşı, İbrahim Bacacı, Nusret Karaca,
sonraları Hasan Danalıoğlu yol arkadaşlarımızdı. Aynı zamanda Konak Cami Derneğinin
ikinci başkanıydım. 1968’den 1985’e kadar çalıştık. Herkesi bir cami kapısına
gönderirdik, 17 senede bitirdik Konak Camii’ni. Bitirdikten sonra şükür secdesi
yapıp gençlere devredelim dedim. Başkanımız Mehmet Ercanoğlu kabul etmedi.
İstifamı ancak 1991’de kabul etti, 1993’te de vefat etti. Köyümüzün sularının,
mezarlık kenarlarının, yayla camiinin yapılmasında katkılarımız oldu. Camimizi
de Mehmet Söylemez ile yenilemeye karar verdik. Mehmet Söylemez 2008’in ikinci
ayında vefat etti. Çocuklarıyla beraber bitirdik camiyi. Alucra Kız Talebe
Yurdunu da Ahmet Hoca’nın tıkandığı yerde bitirmek yine Mehmet Söylemezle bize
nasip oldu. Başaran Yurdu’na demir alalım dedik, Mevlam nasip etti, onu da
hayırseverlerin desteğiyle bitirdik. 2011’de de Kurtbeli Camii’ne başladık.
Mevlam yenilerini yapmayı nasip etsin. Hayırda harcayınca Mevlam daha fazlasını
veriyor.
Sözü
gençlere vardırıyoruz…
Gençlerimiz çok çalışsınlar. İşlerini
iyi öğrensinler. İhtisas istikbalin hazinesidir. Tutumlu olsunlar. Hepsinden
önemlisi ahlaklı olsunlar. Başarının en önde geleni güzel ahlaklı olmaktır.
Büyüklerine saygıyı küçüklerine sevgiyi ihmal etmesinler. Özellikle
İmam-Hatip’te yetişen gençlerimiz okullarına sahip çıksınlar.
Alucra İHL Sıra'dan Dergisi