Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen’in bir süre avukatlığını yapan, yargılandığı FETÖ/PDY çatı davasında 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Abdulkadir Aksoy‘un sağlık sorunlarını gerekçe göstererek yaptığı tedbiren tahliye talebini reddetti.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Aksoy, FETÖ‘nün darbe girişiminin ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında 26 Temmuz 2016’da tutuklandı.

Sincan 2 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna konulan Aksoy, daha sonra 1 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna nakledildi.

Sağlık sorunları sebebiyle tutulma koşullarının kötü muamele teşkil ettiğini ileri süren Aksoy, Anayasa Mahkemesine başvurarak tedbiren tahliye edilmesini istedi.

Yüksek Mahkeme, Aksoy’un serbest bırakılmasına ilişkin tedbir talebini reddetti. Aksoy’un farklı tarihlerdeki tedbir talepleri de reddedildi.

Bunun üzerine Abdulkadir Aksoy, AİHM’e tedbiren tahliye talebiyle başvurdu.

AİHM’in talebi üzerine Adalet Bakanlığınca, Aksoy’un cezaevindeki tutulma koşullarına, sağlanan tedavilere ilişkin bilgi verildi.

AİHM’DEN RET KARARI
Bakanlığın gönderdiği bilgi ve belgeleri inceleyen AİHM, Aksoy’un şikayetlerini yerinde görmeyerek tedbiren tahliye talebini reddetti.

Darbe girişiminden önce açılan ve 8 Haziran 2018’de karara bağlanan 75 sanıklı FETÖ/PDY çatı davasında Aksoy hakkında 10 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti.

Fetullahçı Terör Örgütü’nün 17-25 Aralık sonrasında örgüt karşıtı hakim ve savcıları “menfi takip birimi” kurarak fişlediği ve bu bilgileri sürecin tersine dönmesi halinde kullanmayı amaçladığı belirlendi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, eski Yargıtay üyesi Şuayip Şen hakkında hazırlanan esas hakkındaki mütalaada, FETÖ‘nün “menfi takip birimi”ne ilişkin tespitler yer aldı.

Yargıtay Savcısı Müslüm Canpolat tarafından hazırlanan esas hakkındaki mütalaaya göre, örgüt özellikle 17-25 Aralık sürecinden sonra FETÖ karşıtı hakim ve savcılarla ilgili ayda 2 kez bilgi toplanmasını istedi.

HaberlerGündem HaberleriSon dakika: MİT ve TSK’dan ortak operasyon! Kırmızı kategorideki terörist Nazlı Taşpınar etkisiz hale getirildi Son dakika: MİT ve TSK’dan ortak operasyon! Kırmızı kategorideki terörist Nazlı Taşpınar etkisiz hale getirildi .

“Menfi takip” adı verilen bu birimle FETÖ düşmanı hakim ve savcıları “kendinden motorlu hizmet düşmanları”, “vagon halinde olan hizmet düşmanları”, “korku veya bir angajman ile önüne iş geldikçe hizmet aleyhinde iş yapanlar” olarak fişleyen örgütün amaçları, sivil imamların ByLock yazışmalarıyla tespit edildi.

Mütalaaya göre, örgüt mensubu hakim ve savcılarla eşlerinin, beşeri ya da iş nedeniyle münasebette bulundukları FETÖ üyesi olmayan meslektaşları ve diğer kişiler hakkında edindikleri olumsuz bilgileri, örgüt lehine değerlendirilerek gerektiğinde kullanılmak üzere toplamaları istendi.

BYLOCK YAZIŞMALARINDA ORTAYA ÇIKTI
“Menfi takip” olarak adlandırılan bu faaliyetlere ilişkin ayrıntılar, örgütün sivil imamı İrfan Öksüz’ün ByLock yazışmalarına yansıdı. Öksüz ile ismi belirlenemeyen bir örgüt mensubu arasındaki yazışma şöyle:

“… Arge formatında 15 Ocak’a kadar adliye fotoları… burada üçlü bir derecelendirmemiz var: ‘Kendinden motorlu hizmet düşmanları’, ‘Vagon halinde olan hizmet düşmanları’, ‘Korku veya bir angajman ile (menfaat vb) önüne iş geldikçe hizmet aleyhinde iş yapanlar’. Hizmet aleyhine operasyon yapan tüm hakim savcıların ayrıca takibi ve yaptıkları her operasyon ile ilgili elimizdeki bilgiler de dahil (mümkünse) ayrı bir Excel’de arge formatında tutmamız gerekiyor. Bu çok önemli, inşallah süreç dönünce bu bilgiler çok önemli olacak. Sıcağı sıcağına kaydetmemiz gerekiyor. Bu günden ay sonu ilk dönütü alacağız ve bana 15 günde bir soracaklar. Yani istirhamımız ay başı ve ortası olarak 2 defa dönüt verilmesidir.”

“ÖRGÜT, MENSUPLARINI BİR İSTİHBARATÇI GİBİ KULLANMIŞTIR”
FETÖ’nün sivil imamlarından Mehmet Baysal ile örgütün bir dönem Yargıtay hukuk daireleri sorumlusu firari eski Yargıtay üyesi Ali Akın arasındaki ByLock yazışmasında, Adalet Bakan Yardımcısı Selahaddin Menteş’in örgüt karşıtı sözlerinin de aktarıldığı görüldü. Bu ByLock yazışması ise şöyle:

“…Konu: Saha bilgisi. Ocak ayının sonunda kurul üyeleri ve Müsteşar Yardımcısı Selahaddin Menteş, Darende’ye gelmiş, birlikte yemek yemişler. Yemekte, ‘Hala paralelcilerin direndiklerini, Askeri Yargıtayın onların elinde olduğunu, bir şekilde temizlenmelerinin gerektiğini, ortamın da buna müsait olduğunu, kısa sürede çalışma yapılması gerektiğini’ ulu orta söylemiş…”

Mütalaada, “Bu ByLock içeriklerinden görüldüğü üzere örgüt, mensuplarını bir istihbaratçı gibi kullanmıştır.” tespiti yer aldı.