Kitap Ayracı olarak, Nikolay Vasilyeviç Gogol’u cümleleriyle anıyoruz.
En çok “Ölü Canlar” ve “Bir Delinin Hatıra Defteri” eserleri ile tanınan, Ukrayna asıllı Rus roman ve oyun yazarı Nikolay Vasilyeviç Gogol, 209 yıl önce bugün dünyaya geldi.
Köy hayatı ile yoğun Kazak kültürü etkisinde bir çocukluk geçiren Gogol, ileride vereceği eserlerinde, en çok bu günleri anacaktı. Gençli yıllarında şiire ilgi duymuş, daha sonra hikayeler, oyunlar yazmıştır…
İşte “Ölü Canlar”dan seçkilerle Gogol…
İNSAN
Tatlı gençlik yıllarından, ileri yaşların sert, katı yıllarına giderken tüm insancıl eğilimlerinizi, duygularınızı yanınıza almayı unutmayın, yolda bırakmayın onları, sonra yerlerinden kaldıramazsınız.
*
Hepimizde kendimizi hoş görme ve kızgınlığımızı yakınlarımıza; sözgelişi, kadına, kulağı düşük memura, uşağa, hatta yere yuvarlanan ve gidip kapıya çarparak kırılan iskemleye yükleme tutkusu vardır!
*
İnsanlıktan uzaklaşmış yaşlılığın o karanlık ve buz gibi çizgilerinden hiÇbir şey okunamadığı halde, mezarda şunlar okunabilir: Burada, bir insan gömülüdür!
*
Bunlar gerçek olabilir miydi? Evet! Her şey gerçek olabilir, insanoğlu her kalıba girebilir.
*
Neşeli manzaraların altında hüzün yattığı görülür.
HAYAT
Hayat nedir? Acılar vadisi. Dünya nedir? Hissiz insan kalabalığı…
*
Yaşamımızı dolduran üzüntülere karşın her yerde, ani bir sevinç alevi fışkırır.
*
Hiçbir şey, doğayı izlemenin keyfini sürerek, arada bir de herhangi bir kitabın sayfalarını karıştırarak, tek başına yaşamaktan daha hoş olamaz.
*
Basit ama güzel bir yönetim sayesinde, her şey kendiliğinden oluyordu.
*
Sen bizim karamızı sev, akımızı seven nasılsa bulunur.
DUYGU
Korku vebadan daha bulaşıcıdır ve hızla yayılır…
*
Dedikoduların küçük kentlerin insanları için içmek ve yemek yemek kadar gerekli olduğunu herkes bilir.
*
Bu dünyada insanın başına her şey gelirdi ama bir etiket meselesinden dolayı aralarından kara kedi geçmiş iki kadını barıştırmak olmazdı.
*
Kibar kişiler, herkesin saygısını kazanırlar.
*
Olan biten şeylere önem verip vermemek insanın kendi elindedir. Sen üzüntü verecek şeyler arıyorsun ve böylece üzüntüyü bizzat yaratıyorsun.
Damla Karakuş
[email protected]